MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE ASKERLİK HAYATI

Mustafa Kemal Atatürk, nam-ı değer Bilge Liderimiz, üstün liderlik özelliğinin yanı sıra bir o kadar donanımlı ve başarılı bir askerdir. Liderliği askerlik zamanlarında ortaya çıkmıştır. Attığı her adımı kıymetli olan Mustafa Kemal Atatürk’ün askerlik hayatı Selanik Askeri Rüştiyesi ile başlamış ve cepheden cepheye koşmakla devam etmiştir. Mücadeleleri önüne hangi engel çıkarsa çıksın asla son bulmamıştır. Askerlik hayatını emin adımlarla şekillendirmiş ve fikirlerinden vazgeçmeden mücadele vermeye devam etmiştir.

1894 yılında Selanik Askeri Rüştiyesi’nde askerlik hayatına ilk adımını atan liderimiz, hayatında ki ilk değişikliği de burada yaşamıştır. Hepimizin bildiği ‘Kemal’ adı rüştiyedeki matematik hocası tarafından onu ödüllendirilmek için verilir. Bu değişiklikten sonra artık kendisine Mustafa Kemal olarak seslenilir. 1895 yılına gelindiğinde okulu dördüncü olarak bitirdi.

Askerlik hayatına hız kesmeden Manastır İdadi ’si ile devam eder. 1896 yılında giriş yaptığı sırada Osmanlı-Yunan Savaşı patlak vermişti ve bunu gören Mustafa Kemal arkadaşlarıyla birlikte bu savaşa katılmak istediler. Tanıdıkları tarafından önlerine engel konulup vazgeçirildiler. Okula devam eden Mustafa Kemal burada matematik ve Fransızca eğitimi alarak kendini geliştirmeye hiçbir zaman ara vermedi. Fransızcasını oldukça fazla geliştirdi. 1899 yılında başarısına hız kesmeden devam eden Mustafa Kemal, ikincilik ile okulu bitirdi.

Manastır İdadisini bitiren Mustafa Kemal için sırada Harbiye vardır. 1899 yılında Mektep-i Harbiye-i Şahane ’ye girer ve katlanarak artan başarılarına başarı katarak sekizinci olarak bitirdiğinde Erkan-ı Harp Akademisine katılma hakkı kazandı. Erkan-ı Harp Akademisini Yüzbaşı olarak tamamladı. Tamamladığı sırada arkadaş grubuyla orduya destek vermek amacıyla bir araya sıkça gelmeye başladı. Bir subay tarafından bu iş birlikleri ortaya çıktı ve Mustafa Kemal ve onunla beraber Ali Fuat tutuklanıp hapse girdiler. Hapisten çıktıklarında ise Ali Fuat Beyrut’a Mustafa Kemal Şam’a sürgün adı altında Beşinci Ordu’ya göreve gönderildiler.

İlk Görev yeri olan Şam 5. Ordu Komutanlığında hoş karşılanmaz. Buna rağmen burada görev yaptığı üç yıl boyunca Suriye’nin hemen her yerinde bulunup isyanları bastırma girişimlerinde bulunmuştur. Burada Vatan ve Hürriyet Cemiyeti’nin kurulmasında öncülük etmiştir. Bu durum ilk kez siyaset ile ilgilenmeye başladığını göstermektedir ve aynı zamanda kuruculuğunu üstlenmesi ile liderlik özelliğinden bahsedebiliriz. Bu görevle kıdemli yüzbaşı oldu ve Şam’daki Ordunun Kurmay Başkanlığında göreve getirildi. Askerlik hayatına 3. Ordu Komutanlığı Kurmay Şubesinde Selanik’te devam etti. Meşrutiyet için mücadelenin verildiği zamanlardı ve ordudaki subaylar bunun için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorlardı. II. Meşrutiyet’in ilanı ve Enver Paşa’nın kahramanlığı ile bu subaylara yaptırım uygulanmak istendi. Bunlardan biri Mustafa Kemal Paşa’ydı. Mustafa Kemal’in Selanik’te daha fazla teşkilatlanma oluşturacağından korkup onu Trablus’a göndermişlerdir

1908-1909 Yıllarında Trablus’a gizli kimlik ile geldiğinde buradaki isyanları bastırmaya çalışmıştır. Buradaki isyanları başarıyla bastırdıktan sonra Selanik’e geri döndü. Trablusgarp Savaşı’nda verdiği mücadele ona ilk başarısını getirdi.

1910 yılında Mustafa Kemal Paşa Alay Komutanı olarak Balkanlardaki isyancılarla mücadele etti, Arnavutluk isyanını bastırılmasında önemli rol üstlendi.

Bilge Lider Kurmay Başkanlığı görevine geldiğinde, I. Balkan Savaşı bitmişti ve Osmanlı İmparatorluğu o zamana kadarki aldığı en ağır yenilgini yaşamaktaydı. Bolayır’da (Gelibolu) görev yapması onun Çanakkale’yi iyi tanımasına yardımcı oldu.

Bu görevin ardından gelen yeni görev Sofya Ataşeliği (Askeri Ataşe) idi. Bir yıldan fazla süren bu görev sonunda 1 Mart 1914 yılında rütbesi yarbaylığa yükseldi. Bu görev onun yabancı devlet adamları ile görüşerek diplomatik ilişkilerde kendini göstermesini sağladı.

Balkan Savaşları’nın ardından I. Dünya Savaşı ortaya çıktığında, Mustafa Kemal Paşa askerlik hayatının incilerinden biri olan Çanakkale Cephesindeki görevinin başındaydı. Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı‘na girmesiyle Genelkurmay’a cephede görev almak ataşeliği bırakmak istediğini bildirdi. Bunun üzerine Çanakkale Boğazı’nı savunmakla görevli 19. Tümen Komutanlığı’na atandı. Mustafa Kemal Paşa’nın buradaki başarısıyla ünü dört bir tarafa yayıldı. Bu başarı ile rütbesi Albay olarak yükseldi. Ayrıca, Kurtuluş Savaşı için en önemli lider olma yolunda ilerledi. I. Dünya Savaşı’nda sadece Çanakkale Cephesi’nde görev almamakla beraber hemen hemen her cephede bulunup savaş için taktik ve fikirlerini söylemiştir.

Mustafa Kemal Paşa’nın askerlik hayatındaki başarılar onun liderlik özelliğinin en ön plana çıktığını bizlere gösterir. Her cephede, kendisine verilen her görevde başarılı olması onun mücadeleci kimliğinden geldiğini söyleyebiliriz. Bilge Liderimizin üstün mücadelesini anlatmakla bitiremeyiz. Çanakkale’de gösterdiği mücadele ülkeyi her alanda farklı boyuta taşımaya zemin hazırlamıştır. Özgürlük, egemenlik ve toprak bütünlüğümüz için ortaya çıkan Kurtuluş Savaşında ’da ön saflarda yer almıştır.

Kurtuluş Savaşı’ndaki Mustafa Kemal Paşa’yı, yaşanan olayları ve başarıları bir sonraki yazıda ele alacağız. Takipte Kalın…